“Sürdürülebilir Gıda Güvenliği ve Bal Arıları” başlığı altında bilgi ve deneyimlerini katılımcılara aktaran Doç. Dr. Meral Kekeçoğlu, bal arılarının sürdürülebilir tarımsal faaliyetler için önemine vurgu yaptı.
Dünya’da toplam gıda üretiminin %90’nının 82 bitki türünden elde edildiğini söyleyen Kekeçoğlu, bu bitki türlerinin %63’ünün ise bal arıları tarafından tozlanmaya (polinasyona) gereksinim duyduğunun altını çizdi.
İnsan, gıdasının % 31’nin arı tozlasmasına gereksinim duyan bitkilerden oluştuğuna vurgu yapan Doç. Dr. Meral Kekeçoğlu, “İnsan gıdasının 1/3’ü doğrudan veya dolaylı olarak arı tozlaşmasına ihtiyaç duyan bitkilerden oluşur. Polinasyon, meyve ve tohum üretiminin temeli demektir. Polinasyon olmadan meyve ve tohum üretimi mümkün değildir. Dolayısıyla bitkisel üretim ve bitkisel üretime bağlı hayvansal üretimden söz edebilmek için bal arılarına olan ihtiyaç vazgeçilmez bir zorunluluktur.” dedi.
Gıda güvenirliğinden önce gıda güvencesi geldiğini ifade eden Doç. Dr. Kekeçoğlu, gıda olmazsa ortada güvenirlikten söz edecek bir sorunda olmayacağını vurguladı. Bitkisel üretim ve bitkisel üretime bağlı olan hayvansal üretimde gıda güvencesini sağlayacak en önemli faktörün bal arıları olduğunu söyleyen Öğretim Üyesi, “Son günlerdeki iklim değişimleri ve çevresel kirlenme göz önünde tutulduğunda yeterli üretim miktarı, güvenirlilik probleminin önüne geçmiştir. Polinasyonun önemi ve yararı konusunda tüm çiftçiler ve arıcılar bilinçlendirilmelidir. Arıcıların üye olacağı polinasyon servisleri kurulmalıdır.” diyerek sunumunu tamamladı.
