Veli VERGİLİ

KUL HAKKI – Veli VERGİLİ

service

              Değerli Okuyucular, Sevgili Dostlar, geçen hafta komşu hakkı demiştim ancak düşündüm ki komşu hakkından daha önemli bir hak olan kul hakkı var onun için bu konuda yazmaya kendimi mecbur hissettim. Çünkü kul hakkı her şeyden önce gelir. Sonra anne-baba hakkı, kardeş hakkı, öğretmen hakkı, komşu hakkı, hayvan hakkı  vb. olarak bunları sıralayabiliriz. İnsan hakkı diğer bir ifade ile kul hakkı çok önemli bir hak olup yüce kitabımız Kur’an da bile yerini almıştır.  Kul hakkı tanım itibari ile bir kulun diğer bir kul üstünde olduğu haktır. Kul hakkının vebali yüce Allah’ın katında bir hayli fazladır. Allah, kul hakkı konusunda “Benim yanıma her şeyle gelin affederim. Ancak kul hakkıyla gelmeyin, onu ben değil, ancak kulum affeder.”  demiştir.

      İnsanlar arasındaki ilişkileri en iyi şekilde belirleyen ve ona göre kurallar koyan şüphesiz yüce dinimizdir. Sosyal hayata ait kurallara baktığınız zaman  bunu açıkça görebilirsiniz. İnsan hakkının korunması önceliği teşkil eder. O hakkı yok saymak affedilmeyen suçlardan birisidir. Hatta bir insan bilerek ve isteyerek, kendi serbest iradesi ile  bir başkasının hakkını ihlal ederse o ihlal kul hakkı olarak tanımlanmıştır. Kul hakkı ağır bir haktır. Bazıları devlet malı deniz yemeyen keriz, diye bir söz türetmiştir. Devletin malını bile bile yemek de  kul hakkına girmektedir. Bir kişiye karşı olan hak ihlalini ondan gidip helallik alarak telafi edebilirsiniz. Ancak söz konusu devlet malı olunca bunu nasıl telafi edeceksiniz? Binlerce kişinin hakkı söz konusudur. Dedikodu, yalan, iftira, yetim hakkı, gıybet, haset, kıskançlık, hırsızlık ; yoksulların,  acizlerin hakkını yemek ,İnsanların rızası olmadan, onların arkasından olumsuz şeyler söylemek, bir kimsenin istenmeyen bir şey yapması, kişiler ile alay etmek, küçük düşürmek, başkalarının yanında kişiyi aşağılamak, rencide etmek, imkânı bulunduğu halde vakti gelmiş olan bir borcu ödememek, toplu yaşama kurallarına uymamak, sıra ile yapılan işlerde sıraya riayet etmemek gibi kul hakkına giren örnekler çoktur. Günümüzde sıra ile yapılan işlerde kul hakkı daha çok ihlal ediliyor. Hele pandemi döneminde buna daha çok şahit oluyoruz. Cuma günü ziraat bankasına senet yatırmaya gitmiştim. Emekli, dul, yetim, sosyal yardım vb. maaş alanlarla sıraya girdim. Kapıda bir güvenlikçi insanları yönlendirmeye çalışıyor. Yaşlılar, engelliler kızgın güneşin altında saatlerce kuyrukta. Bazı sözüm ona uyanık geçinen çakallar güvenlikçiyi kafaya alıp sırayı ihlal etmeye çalışıyor. Tabii müdahele ettim. Ancak bu ve benzeri kişilere devlet dairelerinde, böyle toplu iş görülen yerlerde çok rastlıyoruz. Orada sakat hasta ve yaşlılar sıra beklerken onların haklarını ihlal edenleri anlamak mümkün değil. Ama böyle yerleri yönetenlerin bu sıra işini çözmeleri gerekir. Hastaneye, tapuya vb kurumlara gittiğimizde telefonla, mesaj yoluyla, internet ortamında sıra alıp beklemeden insanlar işini görüyor. Ancak gece gündüz reklam yapıp müşteri kapmaya çalışan, asalak gibi  insanların sırtından geçinen bu bankalarda hep bu sıkıntılar var. Mahalli yöneticiler sorunun üst makamlardan merkezden kaynaklandığını söylüyor. Bunları denetleyenler nerede? Biz yirmi yıl önce bile bu kuyruk çilesini yaşamıyorduk. Vatandaş üç kuruş alacak o da burnundan geliyor. Çok yazık sebep olanlar utansın.

           Öyle bir hayat yaşa ki ibretlik hadiselerle dolu olsun! Yalan dünya deriz ama ne hikmetse essah dünya gibi sarılırız; ölümü bile unuturuz ama ölüm gerçek dünya yalandır! Sormayın: Üç günlük yalan dünya için ne fırıldak çevirenler var. Kul hakkını yiyenler, yetimin yoksulun hakkına tecavüz edenler, neler var neler. Saymakla bitmeyecek olan hadiseler. Bir dönemlerin örnek toplumu olan Türk toplumu ne yazık ki kul hakkına girmeye haram  demeden yemeye başlamışsa kıyamet yakındır bekleyin deriz! Yasaklı bir meyve yediği için cennetten kovulan insan, şeytana uyup fırıldak üstüne fırıldak çevirmeye devam ediyorsa bu kulun ölümden korktuğu söylenebilir mi? Söylenemez! O zaman yalan dünya sözü de dilde kalıyor öyle değil mi? Bugün en çok kul hakkını çiğniyor insanoğlu. Kul hakkı yemekten korkmuyor. Kul hakkına riayet etmiyor. Oysa insanoğlu en çok kul hakkından sorguya çekilecek! Mahkeme dosyalarını açın sorgulayın göreceksiniz ki en çok kul hakkı ile ilgili davalar var. Herkes bir biri ile davalı.Köylerde yollara tecavüz mü desem,komşunun yerinden bir parça yer kapmak mı desem. Maalesef durum gittikçe kötüye gidiyor. Bu gidenler toprağın altına malını mülkünü alıp gitmiyor. Ne diyor yüce mevlam  her günahı affederim  ancak kul hakkını affetmem. Kul hakkı, tamamen hakkı yenen kişinin elindedir. Hakkımızı yiyen birine onu helal etmediğimiz müddetçe Allah da onun affetmeyecek acı bir azapla cezalandıracaktır.

Bu dünyada olmasa bile öldükten sonra bile olsa kul hakkını yiyenden alacaktır. Burada size birkaç yıl önce duyduğum gerçek bir olayı anlatmak istiyorum.Olay Düzce’de geçer. Zengin bir adamın çobanı dere kenarında sürüyü öğlen sıcağında dinlendirirken sıralı taşları aralayıp bir küp altın bulur. Doğru ağasına götürür. Ağa servetine servet katar. Camiler yapar, yüzlerce kişiye yardım eder. Adı bölgede hayırsever olarak dilden dile dolaşır. Gün gelir ölümü yaklaşır. Bir eşyasını ölünce mezarına konulması için vasiyet eder. Ağayı defnederler ancak hanımı çocuklarına vasiyetini hatırlatınca mezarını açma ihtiyacı duyarlar. Zamanın müftüsünden izin alarak mezarı açarlar. Mezarı açtıklarında büyük bir yılan yeni defnedilen ağanın boynuna dolanmış adeta boğazını yemektedir. Müftü hemen mezarın kapatılmasını söyler ve çocuklarına babanız bu dünyada birinin hakkını yemiş kul hakkı böyledir. Yılan kılığında ondan hakkını alıyor, der. Çocuklar eve geldiklerinde annelerine durumu anlatırlar. Anneleri yıllar önce çobanın bulduğu altınları anlatır. Çünkü ağa hem çobana hakkını vermemiş hem de kovmuştur. Ama hak yerde kalmaz. Alma mazlumun ahını çıkar aheste,aheste. Paran olsa deste deste, hesabı zor ödersin son nefeste. Burada kötü örnekleri anlatıp moralinizi bozmak istemem . Ancak iki şey söylemek isterim. Dünya yalan, hayat üç günlük, sorgu- sual, hesap ve kitap var, bunun bir de öteki tarafı var. Unutma dünya nizamı adalet üzerine kurulmuş; adalet de mülkün temelidir. Onun için nerede, hangi makamda olursak olalım kul hakkına riayet edelim.

             Evet Değerli Okuyucular, en önemli dini bayramımız Kurban Bayramı bugün başladı. Tüm okuyucularımın ve dostlarımın bayramı kutlu olsun. Kurban kesenlerin  kurbanı makbul olsun. Kurban paylaşmak demektir. Çevremizdeki ihtiyaçlı olanları hatırlayıp kurbanlarımızı paylaşalım. Bayram o zaman anlamını kazanır. Çünkü kurbanlarımızda çevremizde kurban kesemeyenlerin hakkı var.  Her günahın affı var, kul hakkı müstesna! Kul hakkı özürle silinmez, helallikle silinir. En hayırlı oruç, kul hakkı yememektir. Ömür boyu tutulur. Her gün aynı yemeği yiyin, kuru ekmek yiyin ama asla kul hakkı yemeyin. Üzerinde kul hakkı olan ölmeden önce ödeyip helâllaşsın! Çünkü âhırette altının, malın değeri olmaz. O gün hak ödeninceye kadar kendi sevâblarından alınır, sevâbları olmazsa hak sâhibinin günâhları buna yüklenir. (Hadis-i Şerif) İşçinin alın teri kurumadan hakkını veriniz. ( Hadis-i Şerif) Hak yerini bulur. Helal edilmemiş hak zaten haram olur. Beddua etmem. İçimden gecen  her “Ah” zaten sahibini bulur. ’’ Sokaklarda terk edilmiş çocuklar var ; evsiz, barksız insanlar var. Açlıkla imtihan olan, kimsesiz olarak hayatını yaşamaya terk edilmiş insanlar var. Terk edilmiş anne ve babalar huzurevlerinde çocuklarından bir vefa bir güler yüz bekliyor. İnançları güçlü olan bir toplumun  manzarası böyle olamaz. İnsan yükünü taşımak, kolay bir iş değildir. İnsan yükü mukaddes bir yüktür. Taşımaya gayret edenlere  selam olsun. Karşılıklı anlayış içinde özellikle ” Kul Hakkı” ndan ve koronadan uzak bir yaşam diliyorum. Sağlıkla, insanca, dostça, sevgiyle kalın; hoşca kalın her gününüz bayram sevinci gibi olsun. Lütfen kul hakkından uzak olun.

Veli VERGİLİ    :     v.vergili59@hotmail.com      :                     Tel :05064189664

3954 kez okundu.

KUL HAKKI – Veli VERGİLİ

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Yığılcanın Sesi Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!