Sevgili okurlarım; bir süredir çalışma hayatında haklarımızı biliyor muyuz diye köşemde yazdım sizlere… İş kanunundaki kuralları anlatmaya çalıştım. Birçoğumuz maalesef ki iş kanunlarındaki haklarımızı bilmiyoruz ya da biliyoruz sessiz kalıyoruz, bu da işverenler tarafından üzerimizde baskılar oluşmasına neden oluyordu. Şunu asla unutmamalıyız; iş kanunlarını bilmek, bizlere zarar değil yarar getirir. İş kanunları bilgisi olan hiç bir çalışana, işveren kolay kolay baskı yapamaz, yapmaz. İş yerlerinde baskıya maruz kalmamızın nedenlerinin en başında, iş kanunlarını bilip sessiz kalmak ya da bilgi sahibi olmamamız geliyor. Sizlere bunları anlatmaya çalıştım ama maalesef bazı kişiler bu yazılarımı ya alaycı bir tavırla yorumlar yazdı ya da özelime mesaj atarak çeşitli yorumlarda bulundu. Ne yapayım siz de haklısınız diyerek bu yazı dizimi bitirdim.
Değerli okurlarım biz insan olarak neden bu kadar art niyetliyiz, neden birilerini karalamak ya da yaptığı güzel bir işte destek olmak yerine köstek oluyoruz? Bu kadar olumsuzluk nedendir? anlamak mümkün değil. Geçen haftalarda ülkemizin girmiş olduğu bu hayat pahalılığını, gelişen siyasi olayları ve siyasileri eleştirmek için bir şiir yazdım. Bu şiirimde iktidardan, muhalefete herkese bir eleştiri yapayım dedim ama maalesef ki bir takım kişiler tarafından sözlü tacizlerle karşılaştım. Beni burada üzen olay muhalefetten hiç bir kişiden bir eleştiri almazken şiirimi tam okumayan ya da okuyup içeriğini anlamayan iktidarın sanal âlem üzerindeki bir takım kişiler tarafından çeşitli saldırılara maruz kaldım. Bu şiiri yazımın sonunda sizlerle paylaşacağım. Sizlerden ricam şiiri tamamen okumanız ve yüklenen anlamı anlamaya çalışarak yorum yapmanızdır. Bu şiirim iktidar veya muhalefet partilerine oy vermiş birçok kişiden de olumlu yönden eleştiriler almış, bizim yüreğimizden geçenleri yazmışsınız diye övgüler aldım. Hayatımızda elbet eleştiriler olacak ama bu eleştirileri hakaret olmadan, küfür olmadan yaparsak o zaman değerli olur. Unutmayalım ki hiç birimiz “SÜTTEN ÇIKMA AK KAŞIK DEĞİLİZ” Hayatımızda yaptığımız yanlışları olumlu yönde yapılan eleştiriler sayesinde düzeltebiliriz. Bu hayatın her alanında geçerlidir, sadece siyaset arenasında değil. Yapacağımız eleştirileri küfür, hakaret olmadan, insanların kişilik haklarına saygı duyarak yapmalıyız. Yaptığınız her türlü hareket ve hakaret dili sizin kişiliğinizin de yansıması olacaktır, bunu asla unutmayalım. Dilimizin ve yüreğimizin güzelleşmesi barış ve huzur içinde hep beraber kardeşçe yaşayabilmemiz dileklerimle bu haftalıkta bu kadar sevgili dostlar, kalın sağlıcakla Allah’a emanet olun.
KALKIN ARTIK O KOLTUKTAN
Sıkıldım artık cahil yerine konmaktan
Sabah akşam zam haberi duymaktan
Kelli felli adamların dilinde laf olmaktan
Bıktım usandım artık yok sayılmaktan
Market manav pazar soyma peşinde
Hükümet muhalefet koltuk derdinde
Vatandaş yer almaz bunların beyninde
Bıktım usandım artık yok sayılmaktan
Kalmadı edep ahlâk küfür hakaret dillerde
Kimi dolar kimi kuru ekmek arar kilerde
Âlimler sus pus muhtaç olduk namerde
Bıktım usandım artık yok sayılmaktan
Herkes bir yandaş herkes doğru söyler
Vatandaşına cahil der meclise gönderdiğimiz beyler
Ben sizi mevlaya bıraktım neylerse güzel eyler
Bıktım usandım artık yok sayılmaktan
Zirve yaptı petrol elektrik doğalgazın
Bizi eve mahkum edip sizler mecliste azın
Yolunacak tüyü kalmadı vatandaş denen bu kaz’ın
Bıktım usandım artık yok sayılmaktan
Terörist hain koyun olduk siyasetin dilinde
Dünyaya meydan okurduk oyuncak olduk gâvurun elinde
Kel başa şimşir tarak arar olduk zalimde
Bıktım usandım artık yok sayılmaktan
Şair Sabri’nin sözleri tüm siyasilere
Eskiden çay şeker un çuvalla girerdi kilere
Gram gram mahkum ettiniz marketlere
Bıktım usandım artık yok sayılmaktan
Evde huzur yok dargın karı koca
Halinize şükredin der bal kaymak yiyen hacı hoca
Söyleyin âlimler odunsuz evde tütermi baca
Bıktım usandım artık yok sayılmaktan
Kimi yokluktan azar kimi çokluktan
Yok diyemiyoruz azar işitir olduk çoluktan çocuktan
Yamalı hırkaya razı olduk vazgeçtik gocuktan
Bıktım usandım artık yok sayılmaktan
Yetti gayri halimizden anlayın
Zenginle yatıp fakirle kalkmayın
Bu sözlerimi sakın yabana atmayın
Bıktım usandım artık yok sayılmaktan
Kaşıkla verip sapı ile gözümüzü oydunuz
Emekliye yetime fakire göz koydunuz
Biraz sabır diyerek boğdukça boğdunuz
Bıktım usandım artık yok sayılmaktan
Vazgeçin artık boş vaatlerle bizi oyalamaktan
İktidarı muhalefeti kalkın artık o koltuktan
Varlık içinde yok olduk yokluktan
Bıktım usandım artık yok sayılmaktan.
Bıktırdı kavganız bitmedi riyanız
Kâbusa döndü güzelim rüyamız
Siyaset dilinden kirlendi dünyamız
Bıktım usandım artık yok sayılmaktan.
2307 kez okundu.