Aile; toplumun, en küçük sosyal birimi. Aile; hayatın başlangıç noktası, sevgi, saygı, edep, adap, eğitim, öğretim mektebinin hazırlık sınıfı, ana baba kardeş okulu. Aile; toplumun temel taşı, bir milletin geleceğinin güvence ve teminatı, ulusun istikrar emaresidir. Aile kurumu çok önemlidir, olmazsa olmazıdır bir milletin. Ana- baba ve kardeşlerden oluşan çekirdek yapı gelecek nesillere, devamı arzu olunan kalabalık soy kütüğünün kan bağıyla başlayan çıkış noktasıdır. Aile kurumu kişi ve kurumlar nezdinde ayrı ve mühim bir değere sahip müstesna bir oluşumdur. Herkesin ailesi kendine has tarifsiz kıymete malik olmakla birlikte devletin nezdinde de mukaddesat arasında sayılan müstesna kavramlardandır. Ailenin kurulması, korunması ve devamlılığı kişilerin huzur, refah ve mutluluğu, toplumun ekonomik dengesi, kalkınma, gelişme, üretim, birlik ve beraberlik, milli menfaatler açısından da yadsınamaz değerdedir. Yüce Dinimiz İslam; aile kurumuna ayrı bir değer vermiştir. Bir hadis-i şerifinde Peygamberimiz “Allah rızasını umarak ailen için yaptığın her harcamadan muhakkak ecir alırsın, eşinin ağzına koyduğun bir lokma baldan bile!” buyurmuştur. Sahabeden üstün zeka ve kabiliyetleri ile bilinen Mugire b. Şu’be kendi evlenme öyküsünü şöyle anlatır: “Bir gün Resulullah’ın yanına gelerek nikahlanmak istediğimi ona anlattım. Bana, “Git de evlenmek istediğin kıza bak. Çünkü onu görmen, (uyum sağlamanız ve) evliliğin devamı için daha uygundur” buyurdu. Bu hadis-i şerif aile kurulduktan sonra aile birliğinin devamlılığı için son derece önemli bir tavsiyedir. Aile kurumunu tesis ve devamlılığını temin gerek ekonomik, gerek eğitim, gerekse sosyal birtakım sebeplerle zorlaşmıştır. Ancak; her ne olursa olsun aile kutsaldır, korunması ve devamlılığı kişilerin öncelikli ve temel vazifesi olmalıdır. Kurumlar bu yapıyı ve mensuplarını koruma ve devamlılığını sağlama hususunda kişi hak ve özgürlükleri, maddi destek, sosyal hak ve ihtiyaç çeşitliliğine göre çok yönlü katkı ve yardımda bulunmaktadır. Aile kurumunun kurulması, korunması ve devamlılığı hususunda yerel bazlı yönetim kurumları, toplumumuzun dinamiği sivil toplum kuruluşları da bireylere çeşitli alanlarda destek sunmaktadırlar. Yönetici, esnaf, çalışan, emekli, çiftçi, sporcu, sanatçı ve dahası sayılamayan ama her biri bu toplumun bir ferdi olan herkes biliyor ki her birimiz bir aileden geliyoruz ve büyük ailemiz ülkemizdir. İşte tam da bu yüzden ki, aile birliğinin bekası söz konusu olduğunda günümüz şartlarında ihtiyacı olan talep ve sorunlar toplumun hiçbir kesimince görmezden gelinmemekte ve tam da bu noktada duyarlı, kadirşinas, necip ulusumuzun fedakar vatandaşları yapılabilecekler anlamında gerektiğinde şartları zorlayarak ellerinden gelen gayreti göstermektedirler. Günümüzde her ne kadar içinde yaşadığımız hayata dair gelecek beklenti ve planlarımız olsa da olan taviz verilemeyen, verilemeyecek olan değerlerimiz, hassasiyetlerimiz var olmuştur her zaman. Bunların en önemlilerinden biridir, kırmızı çizgimizdir bizim can ailemiz. Hayatımızı kolaylaştıran, sevdiğimiz ve her zeminde çokça istifade ettiğimiz teknolojinin bazı negatif yönleri de aile için olumsuz neticelere varan tesirler türetmiştir zaman zaman. Özellikle son zamanlarda teknoloji aile birliğinde çeşitli sebeplerle maddi olarak (dolandırıcılık, hırsızlık vs.) mağduriyetler ortaya çıkarmış, manevi anlamda da dağılma ve yıkımlara neden olmuştur. Hızına yetişemediğimiz bilişim dünyası ve sanal ağların bazen farkında bile olamadığımız olası zararlarını önceden görebilmek, tedbir almak ve irademiz dışında gelişip engel olamayacağımız etkenlerin cereyan edişini sebep sonuç ilişkisinde doğru analiz etmemiz gerekir. Aile kurumunda ki en ufak artçı deprem masum çocuklarımızı etkilemekte gelişim ve ilerlemelerini, büyüme ve istikballerini ömürlük etkileyecek,telafisi mümkün olmayan tahribatlara neden olabilmektedir. Çocuklar masumdur, onları üzmeye, onlara bedel ödetmeye hakkımız yoktur, ailenin korunması ve devamlılığında onlara karşı sorumluluğumuz ağır ve ertelenemezdir. Evlenirken sorulan, hastalıkta, sağlıkta, iyi günde kötü günde, her zaman ve her yerde sözlerini hatırlamalı ve yükümüzün bilincini unutmamalıyız. Hayat onlarla daha güzel.
İSLAM’DA AİLE
