Değerli Okuyucular, Sevgili Dostlar, sonbahar iyice kendini hissettirmeye başladı. Tabii bu mevsimin güzelliklerini de yaşamaya başladık.
Sayın valimizin ilçemizi ziyareti ve Yaylatepe köyü kırsalına 1000 adet keklik salımı yapılması ve köylerimizi ziyaret etmesi güzel haberler. Bu ziyarete eşlik edenlere de teşekkür ederiz. Valimizin Yedigöller yolunun durumunu görmesi yerinde bir gözlem. Söz verdiği gibi yolların yapılması konusunda gereğini yapar ”Kelam ile kemali birleştirir. ” bazıları gibi çok konuşup boş konuşanlardan olmaz inşallah. Çünkü Yığılca olarak boş konuşanları çok dinledik.
22 Eylül günü Sayın Valimiz Cevdet ATAY’ın yanındaki huzurunla birlikte Yaylatepe köyü Saburan mevkisine 1000 adet kınalı keklik bıraktığını, Mengen ve Yaylatepe köylerinde halkla buluşup sorunlarını dinlediğini Yığılcanınsesi gazetesi haberinden öğrendik. Düzce-Yığılca ve Yığılca-Yedigöller yollarının durumunu yerinde görüp bozuk satıhların yapılması hususunda elinden geleni yapacağının sözünü vermiş. Bunlar geçen hafta yazdığım yazıdaki güzel haberlerin devamı olarak hepimizi mutlu ediyor. Temennimiz odur ki devamı gelsin.Yani lafta kalmasın. Hele bıraktığı kınalı keklikler beni kırk yıl öncesine götürdü. 1980-1983 yıllarında Yaylatepe köyü ilkokulu öğretmeni iken oralarda yaşayan keklikleri görmeye giderdim. Onların seslerini dinlerdim. O zamanlar yaban güvercinleri sürü ile gelir, günlerce Saburan tepesinde cıvıldaşırdı. Yedigöller ve karşı dağlarda boğaların bağırmaları hala kulaklarımda çınlıyor. Lakin zamanla bazı av sapıkları onların oralardaki varlığını yok etti. Salınan bu keklikleri korumak için yetkililerin gereğini yapıp o bölgede gereken tedbirleri alması lazım. Bugün insanların çoğu göç edince ıssız kalan bu dağlarda çakallar türedi. Onlarda doğayı yok etmek için av adı altında elinden geleni yapıyor.
”Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz ve lafla peynir gemisi yürümez. ” sözleri yazımın başlığını ne güzel anlatıyor. Kişi eğer bir şey yapmak istiyorsa ve yapacağı işi de kafasına koyduysa bunu sürekli dillendirmek yerine, yapmaya çalışmalı ve onun için de çalışmalıdır. Kimi insanlar vardır ha bire konuşurlar . Çok çalışacağım, zengin olacağım, insanlara yardım edeceğim gibi bir sürü vaatler verirler. İş çalışmaya gelince yerinden kıpırdamaz, tembelliğe devam eder ve hiçbir şey de başaramazlar. Çünkü söyledikleri dilinde kalmış, hayata geçirmemiş, güçsüz ve azimli olmayan kişilerdir bunlar. Örneğin üniversite sınavını kazanacağım , doktor olacağım , hakim ya da öğretmen olacağım diyorsunuz fakat sadece diyorsunuz ve bunun için bir uğraş içine de girmiyorsunuz. Herhangi bir şey yapmadığınız için de başarılı olamıyorsunuz. Kişinin hayatta amaçları olmalı ve kendine güveni olmalıdır. Geceden karar verdiği bir planı sabaha unutursa işte o zaman o karar lafta kalır ve o peynir gemisi de yürümez, hareket bile edemez.
Evet, değerli okuyucular, konuşmanın zamanını bilmeyen susmanın da zamanını bilmez. Çevremizde çok konuşup bir icraatı olmayan insanlara en güzel örnek siyasetçiler. Tabii ki hepsi değil. Bazıları seçmenlerine verdiği sözü tutup boş konuşmuyorlar.Söylediklerini yapıyorlar. Siyasetçi dostlarımız ve arkadaşlarımız alınmasınlar ama bazıları yalan, dolan türlü vaatlerle halkı kandırmaya çalışıyor. Sözüm bunlara. Onun için siyaseti sevmiyorum. Tabii boş konuşanlara gazetecileri de ilave edebiliriz. Bazı gazeteciler tiraj yapmak için bazen uyduruk boş yazılar yazıyorlar. Tabii zamanla foyaları ortaya çıkınca okuyucuların güvenini kaybediyorlar. Ben kendimi onlardan soyutluyorum. Çünkü bu köşe yazarlığını hobi olarak yapıyorum. Herhangi bir ücret almayıp gerçekleri dile getirmeye çalışıyorum. Hani atalarımız derler ya: ”Çok laf yalansız, çok para haramsız olmaz. ” Onun için gayet rahat hareket edip çok konuşup boş konuşmuyorum.Tüm dostlarıma tavsiyem başkalarına şirin görünmek için çok konuşup boş konuşmasınlar. ”İnsan dilinin altında gizlidir. ” Unutmamak gerekirse ”Ilı sözle yılan ininden çıkar, iri sözler kişiyi dininden çıkar. ” Bazen susmak, söylenen bir sürü boş sözden çok daha fazlasını ifade eder. ” Tüm okuyucularım ve dostlarımın çok ve boş konuşanlardan uzak olması dileklerimle; şimdilik sağlıkla, dostça kalın, hoşça kalın.
3435 kez okundu.
